Vajinismus Nedenleri
Vajinismusun ortaya çıkmasında pek çok faktör bir araya gelerek ve bir etkileşim içine girerek rol oynamaktadır. Çünkü cinsel hayat çeşitli psiko sosyal biyolojik ve kişiler arası etmenlerin birlikte rol aldığı karmaşık bir süreçtir. Her toplumda olduğu gibi bizim toplumumuzda da örfler, adetler, gelenekler, inanışlar, çocuk yetiştirme şekilleri insanın cinsel davranışını sürekli olarak etkilemektedir.
Birincil vajinismusun nedenlerinde baskıcı yetiştirme tarzı, cinselliğin ayıp, günah, suç ve cinsel organların ve cinselliğin pis bir şey olarak kavramlaştırıldığı evrensel ve toplumsal geliştirme yöntemlerinin çok önemli etkiler olduğu düşünülmektedir.
Bu anlamda yanlış, yetersiz, abartılı, cinsel bilgiler, çocuklukta ve ergenlikte cinselliğin ayıp, günah, suç duyguları ile birlikte empoze edilmesi çocukluk ve gençlik dönemlerinde yaşanan travmalar, kişinin zihninde simgesel olarak büyüttüğü penis korkusu, cinsel ilişkide dayanamayacağı kadar acı çekeceği ya da şakır şakır kanayacağı korkusu , vajinanın parçalanacağı bıçak gibi keseceği korkusu, gebe kalma korkusu yahut da açıklayamadığı bir anlam veremediği şekilde kendisine kötü bir şeyler olacakmış korkusu vb. korku ve kaygılar vajinismusa zemin hazırlamakta ya da ortaya çıkmasına neden olmaktadır.
Abartılı yanlış ve yetersiz cinsel bilgilenmeler primer(birincil) vajinismusun ortaya çıkmasında en sık rol oynayan nedenlerdir. Çünkü abartılı, yanlış, eksik ve yetersiz cinsel bilgilenmelerden etkilenme korkunun(acı, ağrı, kanama korkusu) ortaya çıkmasına neden olmaktadır.
Klinikte vajinismus sorunu yaşayan kızların arkadaşlarından, kız toplantılarından, bayan akrabalarından(hala, teyze, yenge, abla, anne) olumsuz ilk gece ve ilk cinsel ilişki öyküler dinledikleri bildirimleri ile sıklıkla karşılaşmaktayız. Bu olumsuz ilk gece hikayeleri kişilerin kafasında canlanarak ilk gece korkusunun oluşmasına neden olmaktadır.
Cinselliğin bir tabu, ayıp, günah ve suç bağlamında algılandığı kültürümüzde genç kızlar ilk cinsel deneyimlerini önceden sağlıklı bir cinsel bilgi almadan yaşama zorunda kalmaktadır. Yukarıda sözünü ettiğimiz olumsuz ilk gece hikayeleri korkunun ortaya çıkmasını tetikleyerek aşırı kanama olacağı, vajinada yırtılma, parçalanma olacağı, delinip patlama olacağı, penisin içeride kalıp kilitleneceği ve bir daha çıkmayacağı hatta bayılacağı, öleceği ya da kendisine kötü bir şeyler olacağı veyahut cinselliğin pis olduğu ve iğrenme duygusunun oluşması gibi gerçek dışı korkulara neden olabilmektedir.
Cinsel öykü alırken yakın akraba(anne, baba, teyze, yenge) daha önce vajinismus sorununun yaşandığı öyküsü ile karşılaşılması dikkati çeken ve üzerinde yeterince düşünülmemiş ve araştırma yapılmamış bir nokta olarak göze çarpmaktadır.
Vücut imajının olumlu veya olumsuz olmasının da vajinismus nedenleri arasında önemli bir rol oynadığı kabul edilmektedir. Bu bağlamda kendi vücudunun tamamı ya da belli bölümlerinden memnun olmama, cinsel organları ile ilgili olarak utanç, hoşlaşmama, beğenmeme, çirkin bulma, hatta iğrenme gibi duygular yaşayabildikleri kabul edilmektedir. Utanma ve suçluluk duygularının kişinin cinsel hayatını etkilemede çok ama çok önemli duygular olduğunun altını ne kadar çizsek azdır. Yine vajinismus nedenleri arasında kendine güvensizlik, yetersizlik düşük benlik algısı duyguların hatırı sayılır derecede etkili olduğu düşünülmektedir.
Vajinismus sorunu yaşayan kişi kafasından sürekli buna bir neden arama çabasındadır. Çünkü buna bir anlam yüklemek durumundadır. Yaşadığı üzüntü ve özel duygu durumu nedeni ile bu sorun sürekli kafasını kemirmektedir. Bazen kişi bu soruna bir neden bulamadığı noktada organik nedenler düşünerek resmin eksik olan parçalarını kendi kafasından tamamlamaya çalışır. Artık enine boyuna kafasında her bir olasılığı evirip çevirmiştir. Cinsel ilişkiyi başarmak için elinden gelen her şeyi de yapmıştır. Ona göre geriye bir tek şey kalmıştır. O da organik nedenlerdir. Bu anlamda bu sorunu yaşayan kişiler vajinasında anatomik bir bozukluk olduğunu vajinanın bir penisi içine alamayacak kadar küçük olduğunu ya da vajina borusunun çok dar olduğunu, kızlık zarının girişi engelleyecek kadar kalın ve büyük olduğunu hatta vajinanın tamamen kapalı olduğunu düşünmeye başlar. Hatta vajina kaslarının her ilişki denemesinde istemsiz ve tekrarlı bir şekilde kasılmasını orada bir duvar var şeklinde tarif ederler. Bu durumda onların organik bir neden bulma ve doğrulama düşüncelerini besler. Ancak vajinismusun bu etmenlerle hiçbir ilişkisi yoktur.
Vajinismus vakalarının değerlendirilmesinde cinsel gelişim öyküsü alınırken çocukluk, ergenlik ve genç kızlık dönemlerinde vajinada oluşan olası bir tıbbi rahatsızlık, enfeksiyon vb nedeni ile jinekolojik muayene olmak zorunda kaldıkları ve bu muayenelerin ağrılı olduğu öyküsü ile az da olsa karşılaşılmaktadır. Ayrıca doğum olayına tanık olmak, erken eratizasyon, anne babanın cinsel ilişkisini görmek zorunda kalma, fiziksel istismar, cinsel istismar, cinsel bölgede düşme, çarpma vb. nedenlerle fiziksel travma olması gibi etkenlerin vajinismusa neden olabileceği kabul edilmektedir.
Ayrıca bireyin çocukluk ve ergenlikteki aile yaşantısı vajinismusta önemli rol oynamaktadır. Kız çocuğunun annesinin cinselliği aşağılaması, değersizleştirmesi çocuk bir şey sorduğunda ağzı ile olumsuz bir kelem etmese de yüz mimikleri ile cinselliğin kötü, kirli, ayıp, yasak bir şey olduğu mesajının verilmesi, yine çocukluk ve ergenlik döneminde kişinin mastürbasyon esnasında yakalanması ve ebeveynlerin buna verdiği ani ve abartılı ve olumsuz tepkiler kişide vajinismus gelişmesinde önemli etkenler olarak göze çarpmaktadır.
Aynı şekilde babanın uzak, suçlayıcı, şiddet kullanan, anneyi aşağılayan, küfürlü konuşan bir tavır sergilemesi kız çocuğunda erkeklere güvensizlik kadınlık ve annelik rolünü benimsemede güçlüklere neden olarak kişinin cinsel gelişimini etkilemektedir.
Kısacası birincil vajinismusun en yaygın nedenleri; çocukluktan kalma korku, aşırı katı toplum ve aile düzeni içinde yetişme, katı ahlak kuralları, cinsel tabular, cinsellik konusunda ve ilk cinsel ilişki konusunda yerleşmiş olan yanlış, abartılı bilgi ve önyargılar, cinsellik konusunda ayıp, günah, suçluluk gibi kavramların bilinç altına yerleşmesi olarak sıralanabilir.
Evlilik problemleri, eşler arasında yeterli iletişim ve etkileşimin olmaması, eş reddi, düğün travmaları da vajinismus gelişmesine zemin hazırlamakta veya neden olmaktadır.
Daha önceden cinsel ilişki yaşamış olmasına rağmen vajinismus oluşmasına ikincil vajinismus denir.
İkincil vajinismusun nedenleri birincil vajinismustan nisbeten değişiktir. Bu nedenle danışanın öyküsü alınırken danışanın hikayesi çok dikkatli bir şekilde dinlenilmelidir. Çünkü bu ayrım sağaltım formülasyonuna da rehberlik edecektir.
Cinsel organlarda fiziksel travma, jinekolojik amaliyatlar, ağrılı cinsel ilişki, ağrılı jinekolojik muayeneler, fiziksel şiddet, cinsel şiddet, vajinal enfeksiyonlar, altta yatan depresyon, ankisiyete bozukluğu gibi psikolojik rahatsızlıklar ikincil vajinismusun oluşumunda belli başlı fakörlerdir.
Güldane KAVGACI
Aile EvlilikTerapisti & CinselTerapist