Aile Transının Çocuklar Üzerindeki Etkileri
Aile Transının Çocuklar Üzerindeki Etkileri Aile sistemini çözümlemenin bir başka yolu da hipnozla transa girmiş bir gurubu hayalimizde canlandırarak düşünmektir. Her insan farkında olmasa da trans yaşantısının deneyimler. Çoğu insan gün içinde pek çok kez transa girip çıkar. Hayal kurar. Gözleri açık gelecekle ilgili düşünceleri gözünün önünde canlandırır. Ya da geçmişin anılarına dalıp gider. Roman okurken veya bir film izlerken etrafımızla ilgimizi koparıp trans haline gireriz.
Trans halindeki algılamalarımız bilinç dışımızda kotlanır. Bir başka deyişle trans halindeyken algıladıklarımız bilinçlidir ama direk bilinç dışına nüfuz eder.
Transa aile sistemleri ve aile etkileşimleri açısından baktığımızda içinde yaşadığımız aile sisteminin özellikleri bireyleri trans anlamında etkilemede inanılmaz bir potansiyele sahiptir.
Çocuklar yeterli yaşam deneyimlerinin olmaması nedeni ile saftırlar ve doğal olarak güvenme eğilimindedirler. Hatta bir çocuk kendine güvenmeyi öğrenmeden önce anne ve babasına güvenir. Ancak bu güven oluştuktan sonra kendine güvenebilir. Bunlara ek olarak ana ve babaları ile aralarında güçlü bağlar vardır. Baba güven ve güç sembolü, anne duygusal dengeleyici ve sevgi nesnesidir. Bütün bu nedenlerle ailelerde çocuklar doğal trans adaylarıdır.
Aile transı öncelikle evlilik ilişkisinin niteliği ve her iki ebeveynin çocuklarla teke tek etkileşimleri tarafından şekillenir. Babanın davranışları anneyi annenin tepki ve davranışları da babayı etkiler. Kısacası anne ve babanın tepki ve davranışları evlilik ilişkisini şekillendirirken aynı zamanda çocukların tepki ve davranışlarını da şekillendirir.
Aile sistemi içinde bir kez transa geçildi mi insanın öğrendiği her şey aynı hipnoterapide öğrenilenler gibi insanın ta içine işler. Eğer bir anne çocuğa ablası ya da abisi kadar başarılı olamayacağını söylerse kişinin içinde olduğu bu yükleme trans hali gecene kadar işleyecektir.
Aile transının en önemli özelliği geri dönen bir tepki olarak işlemesidir. Yani ailede herkes herkesin davranışını etkiler herkes herkesin davranışından etkilenir. Bir diğer önemli özelliği de sonuçta ailede her bir bireyin katıldığı bir trans halinin ortaya çıkmasıdır. Örneğin aile bireylerinden birinin belirtisel davranması yada aile bireyleri ailenin ortaklaşa belirledikleri belirli mitlere inanırlar.
Aile büyüsü duygularla da çok yakından ilgilidir ve çoğu zaman duygular aracılığı ile yaşanır ve sabitlenir. Örneğin bazı ailelerde duyguların belli edilmemesi sloganı işler Diğer bazı ailelerde duygu dışa vurumu doğal kabul edilip desteklenir. Sizin ailenizde en önemli slogan ne?
Aile transı duygusal dil kotları ile bir kuşaktan diğer bir kuşağa aktarılabilme özelliğine sahiptir.
Her çocuk yaşamına bir parça belirlenmiş olan aile transı içinde başlar. Her çocuk az veya çok bu belirlenmiş aile sloganları tarafından etkilenir.
Çocuklar büyürken psiko sosyal gelişimlerini tamamlayabilmek için anne ve babaları ile özdeşim kurma ihtiyacı içindedir. Özdeşim çocuğun içinde bulunduğu gelişim seviyesinin bir üst aşamasına ulaşabilmesi için gelişimsel bir ihtiyaçtır. Çok doğal olarak bir çocuk için en doğal özdeşim nesnesi anne ve babasıdır. Özdeşleşmede çocuk ana ve babası ile özdeşleşirken dünyayı o kişinin gözleri ile görür O kişinin gerçekleri kabul edilir. Bu noktada ana ve babanın gerçeklerinin ne olduğu çocuk için çok önemli bir besindir. Çocukların ana babaya bağlanma sürecini yaşaması kaçınılmaz olduğuna göre çocuklarda o ailede ana ve babaları tarafından daha önceden oluşturulmuş olan trans durumunu yaşarlar.
Buna fiziksel, cinsel, duygusal, entelektüel ya da ahlaksal açılardan istismar edilen bir çocuk aile sistemi ile kendi arasında travmatik bir bağlanma oluşturacaktır. Başka bir ebeveynlik bakımı rol modelliği ve aile yaşamı bilmediğinden bu istismarı normal kabul etmesi son derece olasıdır. Çocuk kendini güçlü hissetmek için özellikle ana ve babadan istismarcı olanı ile özdeşim kuracaktır ki çocuk istismar karşısında benlik ezilmesinden kurtularak yaşama tutunsun. Yani var olmayı sürdürsün. Çocuk bir kez istismarcı ebeveynle özleştikten sonra bir hayat boyu istismarcı ebeveyninin duygu ve inançlarını taşır. Buradan çıkaracağımız sonuç sağlıksız ve bozuk aile sistemlerinde aile transının sonuçlarının çocuklar üzerindeki etkisinin çok acı olduğudur.
Aile ortamında sevgi, öfke, kızgınlık, yakınlık, uzaklık, hastalık, eğlence gibi konularda çocuklara nasıl mesajlar verdiğimize enine boyuna dikkat etmemiz gerekiyor. Sevilme isteği, boyun eğme ya da eğmeme eğilimi, güçlü ya da başarılı olma eğilimi her insanda olan doğal eğilimlerdir. Ancak ailede bu eğilimler belli bir kaygıya karşı güvenlik sağlamak amacı ile kullanılıyorsa o zaman çocuk bu eğilimlerini doğal olarak yaşayamaz. Yani bu eğilimleri doğal olarak yaptığımızda sisteme sevgi hakimken kaygıya tepki olarak yaptığımızda sisteme korku hakimdir.
Aile transı ailenin yapılanması ilede yakından ilgilidir. Açık bir aile sistemi ile kapalı bir aile sisteminde yaşayan çocuğun aile transından etkilenmesi çok farklıdır. Açık bir aile sisteminde değişebilirlik, gelişebilirlik, dönüşebilirlik vardır. Bu esnek ve sağlıklı aile ortamında trans hali değişime uğrayabilir.
Kapalı bir aile ortamında trans hali stabilize olur. Katı,donuk ve soğuk bir hal alır. Ancak her hangi bir aile ferdi büyük bir mücadele ile bu değişimim başlatabilir. Bu kişinin her zaman sistem tarafından dışlanmayı göze alması gerekir.Bu nedenle insan ailesinden ayrıldığı yetişkin olduğu halde hala davranış tutum ve duygularının yöneticisi olamaz .
Kişinin aile transından çıkması evden ayrılıp ailesi ile bağlarının sağlıklı bir şekilde koparıp ayrışması ve bireyselleşmesi ile mümkün olacaktır.
Aile sistemleri teorisine göre aile dinamik sosyal bir organizmadır. Bu organizma karşılıklım etkileşim ve bağımlılıkla yaşar. Ailede davranışlar çizgisel ya da gelişi güzel değil döngüseldir. Aile sisteminde her birey kısmen bir bütün bütünüyle de bir parçadır. Ailede evlilik ilişkisi sistemin en belirleyici parçasıdır. Evliliğin özelliği sistemin özelliğini belirler.
Tıpkı bireyler gibi aile sisteminin de ayakta kalabilmesi için gereksinimleri vardır Ailelerde tüm diğer sosyal sistemler gibi gıda, giyim, barınak, dokunma, okşama, sıcaklık, sevgi, samimi ilişkiler, bireysellik, farklılık, heyecan eğlence, ait olma, birliktelik, temas, gereksinimi içindedirler. Çocuğun ruhsal sosyal gelişimi için bu gereksinimlerin dengeli bir şekilde karşılanması temel örüntüdür. Ailenin bu gereksinimlerinin karşılanması ile aile bireylerinin birbirlerine yüklediği trans özelliği doğru orantılıdır.
Aile transında telkin edici güçler çoğu zaman farkındalık eşiğinin altında çalışır. Örneğin kişiler bazı aile yapılarına ve mitlere inandıklarında ve bunları desteklediklerinde o yapılara yatkın ve uygun bir şekilde davranmaya başlarlar. Bir aile hiyerarşisi içinde güçlü pozisyonlarda olan bireyler telkin edici güçleri de elinde bulundurur.
Aile en özel insan kurumudur. Bütün kurumların bir özel bir de genel tarafı vardır Ancak aile kurumunun özel tarafı diğer kurumlara göre daha baskındır. Bir çoğumuz bu durumu aile gibi hissedilen kuruluşu terk ederken fark ederiz.
Shu. Güldane KAVGACI
Aile ve Evlilik Danışmanı&Cinsel Danışman